Perşembe, Ekim 21

Civilization V

Civ IV başında saatlerini harcayanlar serinin yeni oyununu çerez niyetine tüketecek maalesef. Belki birkaç patch ile kendine gelebilir ama şu hali ile oynanacak yanı olduğunu düşünmüyorum. Çünkü;

1-Her şeyden önce ünitelerin üst üste gelememesi, her bir ünitenin ayrı hareket edeceği bir devrim gibi sunulmuştu ama angaryadan başka bir şey değil. Bir şehri kuşatmaya giderken hasar alan üniteleriniz, arkasında kalan üniteler için resmen bir duvar oluşturuyor ve tek tek yerlerini değiştirmekle uğraşarak boşu boşuna zaman(turn mi desem) kaybediyorsunuz. Hele hele ilerleyen zamanlarda bir sürü üniteniz olacağından, oyun ilerledikçe çıldırma dereceniz artıyor. Bu bakmdan, yeni getirilen "altıgen" hareket sisteminin çok da faydasını görmedim. Ayrıca belki ben bulamamışımdır, gerçi tüm komutlarda aradım ama, ünitelerin tamamı aynı anda seçilemiyor. Yani diyelim ki 20-30 tane üniteniz var ve bu üniteleri karşı adaya geçirmeniz gerekiyor. Tamamını birden seçip de “şuraya gidin” komutunu veremiyorsunuz. Tek tek seçip her defasında haritayı kaydırıp öyle komut vereceksiniz ki, bu inanılır gibi değil. Dediğim gibi böyle bir özellik aslında var da ben bulamamışsam bu benim sorunum olsun.

2- “Ben savaşmam, ünitelerle uğraşmam, her şeyi diplomatik yollarla hallederim” diyenlerdenseniz, civ V için bunu demeyin, yapamayacaksınız. Oyunda diplomasi hiçbir şekilde işlemiyor ve hiçbir mantığı yok. Yapay zeka burada resmen sürünüyor. Oyunun başlarında karşınıza çıkan medeniyetler barış istiyor, siz tamam diyorsunuz, eyvallah buraya kadar. Sonrasında diyelim ki yayıldınız, adamlardan daha güçlü üniteler üretebiliyorsunuz. Gidip tehdit ediyorsunuz, “şunu şunu sağlamazsan saldırırım” diye. Adam hiç iplemiyor. Bir kere bile tırsarak “ay peki” diyen bir lider olmadı. Ha ancak, tüm şehirlerini aldınız, artık tek bir şehri kaldı diyelim, o zaman geliyor “sana şu kadar altın vereyim ateşkes yapalım” diye. Hani anca o zaman kavrıyor yani durumu. E artık tek bir şehir kalmışken ne yapayım ateşkesi? Bunun dışında müttefik olduğunuz bir ülkeyle gayet makul bir anlaşma yapmaya çalıştığınızda asla kabul etmiyor, kendi istediklerini arttırıyor “böyle yapalım” diyor. Ama adamın sunduğu teklif o kadar dengesiz ki, bu teklifleri kabul edebilecek biri çıkmaz herhalde oyuncular arasında. Dolayısıyla diplomasi yok diyebilirim.

3- Bir başka yenilik de şehir devletleri. Bunlar sizinle rekabet etmiyor, oyunu kazanmak gibi bir amaçları yok yani. Yeterli miktarda para verdiğinizde sizinle müttefik oluyorlar ve arada sırada ordu, doğal kaynak falan sunuyorlar. Ama arada sırada. Ve siz uzun süre para / hediye vermediğinizde aynı The Sims oyunundaki gibi “ilişki dereceniz” düşmeye başlıyor ve bir noktadan sonra müttefik olmaktan vazgeçiyorlar. Hatta gittikçe düşman olmaya başlıyorlar. Bu bağlamda ben bu şehir devletlerinin adam gibi bir etkisini göremedim. Hani bol altınınız olacak ve 10 turn’de bir bunlara altın vereceksiniz ki anca o zaman bir iki ordu veriyorlar, sizin savaş açtığınız ülkeye onlar da savaş açıyor. Ama burası komik tabii. Ulan sen küçücük bir şehir devletisin, çıkardığın üniteler ne kadar ki savaş açabiliyorsun? Bir de eğer bunlarla müttefikseniz devamlı bir şey istiyorlar. “şunlar bana pislik yaptı, ordularını ortadan kaldır” diyorlar mesela. Hastir len, sen kimsin de bana görev veriyorsun? Görev sistemi evet fena olmazdı güzel bir değişiklik olurdu. Ama bu şekilde değil.


4- Şimdi bu bir strateji oyunu değil mi? Grafiğe ne kadar ihtiyaç var? Pek yok, yani benim açımdan menüler şık görünsün, ana ekran düzgün olsun yeterli. Peki Civ V neden en iyi sistemli bilgisayarlarda bile anca orta ayarlarda oynanabiliyor? Bilinmez. Harita açıldıkça kasıyor da kasıyor, gören de aksiyon dolu bir oyun sanır. Neyse bu optimizasyon sorunu patch ile halledilecektir diye tahmin ediyorum.

Evet beni gıcık eden ve Civ efsanesine yakışmadığını düşündüğüm, oyunu silmeme sebep olan saçmalıklar bunlardı. Peki hiç mi iyi yanları yok? Var ayol, daha bitirmedim.

Öncelikle bu oyunu kime sorsanız “müzikler” der herhalde. Civ IV de müzikler yönünden çok iyiydi, ama bu sefer abartmışlar artık. Öyle ki Osmanlılar ile oynarken (evet Osmanlılar seçilebilir bir ırk olarak girmiş oyuna bu seride) Türk sanat müziği nağmeleri, mehter marşı ve “gel gör beni aşk neyledi” çalıyor. Vallahi neyler, kanunlar eşliğinde oynarken resmen rakı açasım, sofra kurasım geldi, hiç abartmıyorum.

Bir de politika seçimleri güzel yapılmış. Rol yapma oyunlarındaki yetenek ağacı gibi düşünün, bir politikayı seçip yeterli kültür puanları biriktikçe o politikanın özelliklerini açıyorsunuz. Elbette her biri ayrı ayrı bonuslar veriyor. Bu politika seçimi ile nasıl bir strateji ile oynayacağınıza karar verebiliyorsunuz.


Bunun dışında Civ IV’teki birçok detay kaldırılmış, mesela dinler. Halbuki ayrı bir tat katıyordu dinler oyuna bence. Anladığım kadarıyla Civ V, fazla ayrıntı sevmeyen, didik didik ayrıntılarla uğraşmak istemeyen insanlar göz önüne alınarak yapılmış. Ama biraz fazla basit kaçmış bu sefer de. Basitliğinin yanında, kolay da olmuş ayrıca oyunu kazanmak. Şöyle ki, ben strateji oyunlarını pek beceremem. Çok severim o yüzden inatla oynarım ama, anca belli bir süre iyi giderim, sonra ya param bitmeye başlar eksilere düşüp iflas ederim, ya savaşları kaybederim, ya halk ayaklanır, ya görevi zamanında teslim edemem, bir şey olur yani. Ama Civ V’i makul (eheh en azından bana göre makul) bir zorluk seviyesinde hiç zorlanmadan bitirebildiğime göre demek ki cidden kolay olmuş. En zor oyun modu bile Civ manyaklarını tatmin etmeyecektir diye düşünüyorum. Özellikle Civ IV’ü çok beğenmiş ve hâlâ oynayan oyuncular büyük ihtimalle bunda hayal kırıklığına uğramışlardır ve Civ IV’ü oynamaya devam ediyorlardır diye tahmin etmekteyim. Ben de şu aralar WoW’dan vakit bulup bir Civ oyunu oynayacak olsam, kesinlikle Civ IV’ü tercih ederim. Tabii eklentileriyle beraber.

Hiç yorum yok: